23.12.15

' acının kış ayları ' *



Kaldık mı başbaşa  Hilmi Bey... 
zaman eriyor sanki. yok oluyor. lal oluyor. varlığından şüphe ederken yanında götürüyor oluk oluk kan dökerek bir coğrafyayı, mevsimsiz. tanrısız.

bu gece ilk defa yalnız kalacaksın Hilmi Bey. allah vere sabaha çıkarsam, aklım sende.  yanına koşacağım ilkin. senin bu dünyada gördüğünü ben görmemişimdir daha. olsun Hilmi Bey. ömrün uzun olsun. güzel olsun.

nice vakittir bulanık aklım. eserekli. ölüme bir tanım bulsam devam etmenin vicdan azabından bir parça olsun kurtulacağım. 

mavi gitti. adından belliydi gideceği. mavilik insanın iç'inde var. gittiği yerde mutlu olsun. sağlıklı ömrü olsun. o da bu gece seni görecek belki rüyasında. olamaz mı? 

olur Hilmi Bey,  her şey olur. 

dün gece komşuculuktan eve vardığımda aklımda 'Tezer Özlü - Ferit Edgü' mektupları vardı. bir çırpıda buldum. göz hafızası. sonra 'kimse'  düştü aklıma. yok. olmadığından düştü zaar. yine göz hafızası. 3 tur hallaç  ettim kütüphaneciği. yok. sonra usulca okudum mektupları, uyumuşum. 
sabah muhtelifte kitaplığa baktım, iki 'kimse' yanyana.  onlarda bu gece yalnız Hilmi Bey canını sıkma. aldım birini eve getirdim. 

ayaklarım buz kesti. sobalı ev olaydı, sobanın söndüğünün bir serinliği çökerdi.onun gibi oldu. yelek giymelik sırta.

okur musun acaba?

hangi sen. hangi ses. 

ispanyolca dersleri başladığından beridir, soru işaretlerim şaştı kaldı.

şarap mevsimi değildi bir vakit, yoktun ama var gibiydin. şimdilerde koydunsa bulasın. aramıyorum zaten. kuş misali.

kuş demişken. 

tanımıyorum ki hiç. 

aynı masalın laciverti.


tütün içesim var. 

içersem uyuyamam. 

Veli gittiğinden beri daha çok ..


geceden hep. az zaman sonra duyduklarımı anlamayacağım bir yerde olacağım. sokaklarını evlerini en çok pervazlarını merak ediyorum. 

yol. 

ah sabaha karşı ankara  trenleri! ah o laciverd. içimin ah'ı. 

Hilmi Bey temiz battaniye bıraktım sana, üşürsen diye

sabaha daha var, daha ayaz var. 





* Manastırlı Hilmi  Bey'e Mektuplar, III